Cuma hutbesi dualarının türkçe anlamları



Birinci Basamakta:
اَللَّهُمَّ افْتَحْ عَلَيْنَا اَبْوَابَ رَحْمَتِكَ وَيَسِّرْ عَلَيْنَا خَزَائِنَ فَضْلِكَ وَكَرَمِكَ يَا اَكْرَمَ اْلاَكْرَمِينَ وَيَا اَرْحَمَ الرَّاحِمِينَ*
Manası: “Allahım bize rahmet kapılarını aç, Fazilet hazinlerini bize kolaylaştır ey Keremlilerin en keremlisi ve Ey merhametlilerin en merhametlisi.”

Üçüncü basamakta:
رَبِّ اشْرَحْ لِي صَدْرِي وَيَسِّرْ لِي أَمْرِي وَاحْلُلْ عُقْدَةً مِنْ لِسَانِي يَفْقَهُوا قَوْلِي* رَبِّ قَدْ آتَيْتَنِي مِنَ الْمُلْكِ وَعَلَّمْتَنِي مِنْ تَأْوِيلِ اْلاَحَادِيثِ* رَبِّ زِدْنِي عِلْمًا وَفَهْمًا وَاَلْحِقْنِي بِالصَّالِحِينَ*
Manası: “Rabim gögsümü genişler, işlerimi kolaylaştır, dilimden düğümü çöz ki sözümü anlasınlar. Rabbim; Bana mülk verdin ve bana Rüya tabirini öğrettin, Rabbim ilmimi ve anlayışımı artır, beni Salihler zümresine ilhak eyle.”

Beşinci veya Yedinci basamakta:
اَللَّهُمَّ هَذَا الشَّانُ لَيْسَ بِشَانِي وَهَذَا الْمَكَانُ لَيْسَ بِمَكَانِي* اَللَّهُمَّ يَسِّرْ لِي اَمْرِي وَتَقَبَّلْهُ مِنِّي* وَسَلاَمٌ عَلَى جَمِيعِ اْلاَنْبِيَاءِ وَالْمُرْسَلِينَ* وَالْحَمْدُ للهِ رَبِّ الْعَالَمِينَ*
Manası: “Allahım bu hal benim halim değil ve bu mekan benim mekanım değil. Allahım işimi kolaylaştır ve benden kabul eyle. Tüm peygamberlere ve nebilere selam et. Hamd Alemlerin rabbi Allaha mahsustur.”


Birinci Hutbede okunan dua:
اَلْحَمْدُ للهِ نَحْمَدُهُ وَنَسْتَعِينُهُ وَنَسْتَغْفِرُهُ وَنَعُوذُ بِاللهِ مِنْ شُرُورِ اَنْفُسِنَا وَمِنْ سَيِّئَاتِ اَعْمَالِنَا* مَنْ يَهْدِ اللهُ فَلاَ مُضِلَّ لَهُ وَمَنْ يُضْلِلْ فَلاَ هَادِىَ لَهُ* نَشْهَدُ اَنْ لاَ اِلهَ اِلاَّ اللهُ وَحْدَهُ لاَ شَرِيكَ لَهُ وَنَشْهَدُ اَنَّ سَيِّدَنَا مُحَمَّدًا عَبْدُهُ وَرَسُولُهُ* اَللَّهُمَّ صَلِّ وَسَلِّمْ عَلَى سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍ وَعَلَى آلِهِ وَاَصْحَابِهِ اَجْمَعِينَ* اَمَّا بَعْدُ فَيَا عِبَادَ اللهِ! اِتَّقُوا اللهَ وَاَطِيعُوهُ* اِنَّ اللهَ مَعَ الَّذِينَ اتَّقَوْا وَالَّذِينَ هُمْ مُحْسِنُونَ* قَالَ اللهُ تَعَالَى فِى كِتَابِهِ الْكَرِيمِ*
بِسْــــمِ اللهِ الرَّحْمَـنِ الرَّحِيـمِ* …………… ayet
وَقَالَ النَّبِىُّ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ : …………hadis
Manası: “Hamd Allah’a mahsustur. Ondan yardım istiyor, ondan mağfiret diliyoruz. Nefislerimizin kötülüklerinden, İşlerimizin fenalığından Allah’a sığınıyoruz. Allah kimi hidayete erdirirse onu saptıracak kimse yoktur. Kimi de saptırırsa onu hidayete getirecek kimse yoktur. Allah’tan başka hiçbir ilah olmadığına onun ortağı olmadığına şahitlik ederiz. Ve yine şahadet ederiz ki Efendimiz Hz. Muhammed Allahın kulu ve resulüdür. Allahım Efendimiz Hz. Muhammed’e onun ailesi ve tüm ashabına salat ve selam et.
Ve sonra diyorum ki; Ey Allahın Kulları. Allahtan sakının ve ona itaat edin. Şüphesiz Allah iyilik yapanlar ve takva ile sakınanlarla beraberdir. Allahü Teala Kuranı keriminde şöyle buyuruyor:………………………………………
Ve Peygamberimiz s.a.v. şöyle buyuruyor:………………………………






Birinci hutbenin bitiminde şu dua okunur:
اَلاَ اِنَّ اَحْسَنَ الْكَلاَمِ وَاَبْلَغَ النِّظَامِ كَلاَمُ اللهِ الْمَلِكِ الْعَزِيزِ الْعَلاَّمِ* كَمَا قَالَ اللهُ تَبَارَكَ وَتَعَالَى فِى الْكَلاَمِ* وَاِذَا قُرِأَ الْقُرْآنُ فَاسْتَمِعُوا لَهُ وَاَنْصِتُوا لَعَلَّكُمْ تُرْحَمُونَ.- besmele- اِنَّ الدِّينَ عِنْدَ اللهِ اْلاِسْلاَمِ
Manası: “Dikkat ediniz ki; Sözün en güzeli, Nizamın en kapsamlısı, Aziz, Mülk sahibi ve Her şeyi bilen Allahın kelamıdır. Yüce Allahu tealanın kuranında buyurduğu gibi: “Kuran okunduğu zaman, onu dinleyin ve susun, umulur ki merhamet edilirsiniz.” Besmele: “Şüphesiz Allah katında din islamdır.”
*veya
وقال عليه الصلاة والسلام التائب من الذنب كمن لا ذنب له وأستغفر الله لي ولكم التوفيق
Manası: “Peygamberimiz s.a.v. buyuruyor ki; Günahından tövbe eden hiç günah işlememiş gibidir. Ben de size ve kendime Allahtan mağfiret ve muvaffakiyet diliyorum.”

Birinci hutbe ile ikinci hutbe arasında oturduğunda şu dua okunur:
بَارَكَ اللهُ لَنَا وَلَكُمْ وَلِسَائِرِ الْمُؤْمِنِينَ وَالْمُؤْمِنَاتِ وَالْمُسْلِمِينَ وَالْمُسْلِمَاتِ اَلاَحْيَاءِ مِنْهُمْ وَاْلاَمْوَاتِ اِنَّهُ سَمِيعٌ قَرِيبٌ مُجِيبُ الدَّعَوَاتِ*
Manası: “Allah bizi, sizi ve sair mü’minleri, erkek ve kadın Müslümanları, Onların ölülerini ve dirilerinden hepsini mübarek eylesin. Şüphesiz O, işiteni duaları kabul eden ve insana yakın olandır.”

İkinci hutbede şu dua okunur:
اَلْحَمْدُ للهِ حَمْدَ الْكَامِلِينَ وَالصَّلاَةُ وَالسَّلاَمُ عَلَى رَسُولِنَا مُحَمَّدٍ اْلأَمِينِ وَعَلَى آلِهِ وَاَصْحَابِهِ اَجْمَعِينَ* تَعْظِيمًا لِنَبِيِّهِ وَتَكْرِيمًا لِصَفِيِّهِ فَقَالَ عَزَّ وَجَلَّ مِنْ قَائِلٍ مُخْبِرًا وَآمِرًا* اِنَّ اللهَ وَمَلَئِكَتَهُ يُصَلُّونَ عَلَى النَّبِيِّ يَا اَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا صَلُّوا عَلَيْهِ وَسَلِّمُوا تَسْلِيمًا*
Manası: “Kamillerin hamdleri olan hamd Allah’a mahsustur. Salat ve selam Resulumuz Muhammedü’l emin, onun Ailesinin ve Tüm ashabının üzerine olsun. Peygamberini Yüceltmek ve Seçtiklerine ikram için Aziz ve celil olan Allahu Teala Haber vererek ve Emir ederek şöyle buyuruyor: “Şüphesiz Allah ve Melekleri Peygambere Salat ederler. Ey İman edenler Sizde ona salat edin ve tam bir teslimiyetle ona teslim olun.”

Sesi biraz kısarak şöyle dua edilir:
اَللَّهُمَّ صَلِّ عَلَى مُحَمَّدٍ وَعَلَى آلِ مُحَمَّدٍ كَمَا صَلَّيْتَ عَلَى اِبْرَاهِيمَ وَعَلَى آلِ اِبْرَاهِيمَ اِنَّكَ حَمِيد

مَجِيدٌ*
Manası: “Allahım Muhammed s.a.v.’e , Muhammedin ailesine, İbrahim a.s. ve Ailesine salat ettiğin gibi salat et. Şüphesiz sen Hamid’sin Mecit’sin”.

اَللَّهُمَّ بَارِكْ عَلَى مُحَمَّدٍ وَعَلَى آلِ مُحَمَّدٍ كَمَا بَارَكْتَ عَلَى اِبْرَاهِيمَ وَعَلَى آلِ اِبْرَاهِيمَ اِنَّكَ حَمِيدٌ مَجِيدٌ*
Manası: “Allahım Muhammed s.a.v.’i , Muhammedin ailesini, İbrahim a.s. ve Ailesini mübarek kıldığın gibi mübarek kul. Şüphesiz sen Hamid’sin Mecit’sin.”





اَللَّهُمَّ وَارْضَ عَنِ اْلاَرْبَعَةِ الْخُلَفَاءِ* سَيِّدِنَا اَبِى بَكْرٍ وَعُمَرَ وَعُثْمَانَ وَعَلِىٍّ ذَوِى الصِّدْقِوَالْوَفَاءِ وَبَقِيَّةِ الْعَشَرَةِ الْمُبَشَّرَةِ وَآلِ بَيْتِ الْمُصْطَفَى وَعَنِ اْلاَنْصَارِ وَالْمُهَاجِرِينَوَالتَّابِعِينَ اِلَى يَوْمِ الْجَزَاءِ* اَللَّهُمَّ اغْفِرْ لِلْمُؤْمِنِينَ وَالْمُؤْمِنَاتِ وَالْمُسْلِمِينَ وَالْمُسْلِمَاتِ
اْلاَحْيَاءِ مِنْهُمْ وَاْلاَمْوَاتِ بِرَحْمَتِكَ يَا اَرْحَمَ الرَّاحِمِينَ* وَسَلاَمٌ عَلَى الْمُرْسَلِينَ وَالْحَمْدُ للهِ رَبِّ الْعَالَمِينَ*
Manası: “Allahım Sadakat ve vefa sahibi olan, 4 halife,efendimiz ebu Bekir, Ömer, Osman, Ali ve diğer Cennetle müjdelenen 10 kişiden, Hz. Muhammet Mustafanın Ehli beytinden, Muhacirler’den, Ensar’dan ve bunlara tabi olanlardan kıyamet gününe kadar razı ol.
Allahım Mü’min erkek ve kadınları, Müslüman erkek ve kadınları, onların hayatta olanlarını ve ölmüşlerini rahmetinle bağışla. Ey Merhametlilerin en merhametlisi. Selam Peygamberlerin üzerine olsun. Hamd Alemlerin Rabbi olan Allah’a mahsustur.”

Sesli bir şekilde şu dua edilir.
Allahım İslama ve Müslümanlara yardim et!
Vatanımızı ve milletimizi her türlü tehlikeden koru!
Bize dünyada ve Ahirette iyilikler ve güzellikler ihsan eyle!
Bizi, anne-babamızı ve bütün müminleri bağışla!
Şüphesiz sen işiten ve dualarımızı kabul edensin!

Dua bitince gizlice Besmele çekilir ve:
اِنَّ اللهَ يَأْمُرُ بِالْعَدْلِ وَاْلإِحْسَانِ وَاِيتَاءِ ذِى الْقُرْبَى وَيَنْهَى عَنِ الْفَحْشَاءِ وَالْمُنْكَرِ وَالْبَغْيِ يَعِظُكُمْ لَعَلَّكُمْ تَذَكَّرُونَ
“Şüphesiz Allah, adaleti, iyilik yapmayı, yakınlara yardım etmeyi emreder;
hayasızlığı, fenalık ve azgınlığı da yasaklar. O, düşünüp tutasınız diye size öğüt veriyor”
Nahl suresi: 90