"Ey Adem! Eşin ve sen cennette kal,

"Ey Adem! Eşin ve sen cennette kal, orada olandan istediğiniz yerde bol bol yiyin, yalnız şu ağaca yaklaşmayın; yoksa zalimlerden olursunuz" dedik."2:35

Elma Yahudi ve Hristiyan din kültürünün yılanlı bir efsanesidir. Kur'an daha farklı sürelerde bazen bu konuya değinerek, yasaklanan ve dokunulmaması gereken şey için "ağaç" tanımı yapar.. Ağaç,orman,zenginlik veya kütük,yakıt olma potansiyeli taşıyan kökü toprağa değen şeylere denir. Bu açıdan size verilen zaman ile benzer özellikler taşır.

İşte bu ağacın henüz olgunlaşmamış meyvelerini, koparmaları için iblisin şöyle bir telkinde bulunduğunu okuruz.

7:20- “Fakat şeytan, gözlerinden saklı tutulan ayıp yerlerini meydana çıkarmak amacı ile onlara şu sözleri fısıldadı. Rabbiniz, ya melek olmayasınız ya da burada sürekli kalacakların arasına katılmayasınız diye size bu ağacı yasakladı. ”

Ancak tüm bunlar zaten şuan dünya üzerinde yaşadıklarımız. 
Hep söze aşağıda ki vurgu ile devam etmiyorlar mı?

7:21- “Onlara “Ben gerçekten sizin iyiliğinizi istiyorum ” diye yemin etti. ”

Ancak daha fazla kitleyi hedef aldığı için daha fantastik kelimeler kullanmayı seçen şeytan başka bir surede şöyle der;

"Ey Adem! dedi, sana ebedilik ağacını ve sonsuz bir saltanatı göstereyim mi?"20:120

"Ebedilik ağacı " ve "sonsuz saltanat" kelimelerinde ki pozitif akışı(yaklaşımı) görüyor musunuz?

Daha fazla telkin ve ısrar karşısında Adem ailesi Allah'ın dokunmayın dediği ağaca yönelirler.Aslında kendi ağaçlarının henüz meyve olmamış çok büyük bir gelecek vadeden meyve adaylarını, tomurcuklarını, çağlalarını yağmalarlar.

Bu durum şöyle işlenir;

"Şeytan onların ayaklarını kaydırıp haddi tecavüz ettirdi ve içinde bulundukları (cennetten) onları çıkardı. Bunun üzerine: Bir kısmınız diğerine düşman olarak yeryüzüne ininiz, sizin için yeryüzünde barınak ve belli bir zamana dek yaşamak vardır, dedik."2:36

İşte ayet içerisinde bahsi geçen " yeryüzüne ininiz" hitabı ile dünya üzerindekilerin henüz karşılaşmadığına dair "Dünya Yeryüzü Değil " isimli kitabı yazdık.

Kur'an hiç bir zaman dedelerinizi,babalarınızın suçunu sizin üstünüze yıkmaz.
Bu yüzden" Adem elmadan yedide cennetten çıktık" gibi bir mazeret geçersiz bulunmaktadır.

Çünkü Allah ADL dir. Yani şuanda şeytanın sonsuzluk telkini size yapılmaktadır. 
Şeytan sizi kandırmak,sizi oyalamak için her yolu denemektedir. Amacı ağacınızın tomurcuklarını,dünya zamanınızı size yağmalamaktır.

Etrafınız okursanız zamanınızı çalmak/yağmalamak için ne çok şeyin kuşattığını görürsünüz. Bu yüzden 5.Boyutta İnsan kitap çalışmasını sundum.Zaman temelli işleyişi izah etmeye gayret ettik. Şeytan zamanı ve dünya süresini sonsuz olarak telkin etmektedir.

Her şeye rağmen,sabrederek çiçeklerin çağlaya, çağlanın da tadını almış meyveye dönüşmesini sağlayabiliriz.
Tıpkı ayette olduğu gibi.

Ağaç sizin ağacınız dır.(Dünya içinde size verilen zaman)

Sabrederseniz, bu zamANları bir rehber olan KurAN ile değerlendirirseniz, meyveler önünüze düşecektir. Çağlalar sayısız ağaç olma potansiyeli taşır. Ancak zamansız yenen çağlanın çekirdeği de olmaz. Çekirdek olmayınca ağaç olmaz. Ağacı taşlayanlar, dallarını,gözlerini kırıp bir daha meyve veremez hale ve oduna dönüştürmektedirler.

Uyanın!

 

A.K