"..Erişilmez derinlikteki sırlarını kimseye açmaz

"..Erişilmez derinlikteki sırlarını kimseye açmaz.Ancak elçileri içinde razı olduğu (seçtikleri kimseler) başka.."72:27,28

Resül kelimesini açılımı ile Kur'an kelimesinin açılımı aynıdır. Aralarında ki fark ; Kur'an cebrail ise,resul onu kuşkusuz bir iman ile kabul edip,sımsıkı sarılarak,zerre sapmadan,mesajı cıvıtmadan alarak gereğini yapandır.

Kur'an elinize alıp ayet,ayet duyurmaya ve davete başladığınızda siz bir isim koymasanız da yaptığınız iş: Allah'ın mesajlarını duyuran,ileten manasına gelir ki,zaten izah kendi,kendini açmaktadır.

Davetçi,elçi,resul,artık şevkinize,bilginize,anlayışınıza göre bir mana içinde olursunuz. Bu manalar kah İbrahim,kah Musa,Kah İsa,kah Muhammed olarak bilincinizde yaşanır.

Allah muhteşem bir adaletin sahibidir. Eğer isterseniz İbrahim,Musa veya Muhammed olabilirsiniz. Onlara verdiği her şeyi size de verir.

İşte bu izahtan sonra aşağıda ki ifadeyi kolayca kavrayabilirsiniz.

Tüm canlılarla kesintisiz,tıpkı bir ip gibi olan bağını fark ettiğinde,yaşamın hayrete erer.

Güneşin yüreğine sığmasına şaşar kalırsın.Nefesin güneşi söndürecek,aleme kış gelecek diye soluğuna bile dikkat edersin.

Bu sırlar ki müşrik topluma,kuransız bir şekilde açılırsa her biri bir din olarak sivrilir. Her bir sır kendine milyonlarca taraftar toplayıp,dünyayı kutuplara ayırabilir. Belki bu yüzdendir ki Allah ancak Kur'an mesajını samimi bir içtenlikle topluma duyurmaya çalışan kullarına açmaktadır.
Ve bu sırlar,bekçileri ile birlikte kula ulaşır.

"Onun da önüne ve arkasına bekçiler koyar."(72:27)

Ancak bu sırların verilme nedeni kul'un tebliğ sürecini kolaylaştırmak,ona yardımcı olmak içindir. Bekçiler bu sırlarla neler yapıldığına Şahid olurlar. İhanet etti mi, Etmedi mi? Makama satıl dı mı,satılmadı mı? Para ile değişti mi,değişmedi mi? gibi..

Ayet bu konuya şöyle değinir;

"Ki böylece onların, Rablerinin gönderdiklerini hakkıyla tebliğ ettiklerini bilsin. (Allah) onların nezdinde olup bitenleri çepeçevre kuşatmış ve her şeyi bir bir saymıştır "(72:28)

Tebliğ ile çokları yolunu sapıtır,sonradan parayı gören fakirler gibi yoldan saparlar.Bu durumu da ancak Kur'an davetçisi sezer,bilir,anlar. 
Kur'andan sapanlar incile veya Tevrata değil sözde alternatif kaynaklara yönelirler.
Allah'ın sırları ile yaptıkları şov malzemesiz kalınca,seyircilerin beklentisini Kur'andan 250 yıl sonra toparlanmış,bir 250 yıl sonrada ancak kitaplaştırılmış,adına "hadis" dedikleri kaynaklarla devam ettirirler.

Ve maalesef en büyük hüsran da bu ihanete geçit verenleri bekler.

"..Eğer sana gelen bu ilimden sonra, onların arzularına uyarsan, (işte o zaman) Allah tarafından senin ne bir dostun ne de koruyucun vardır."13:37

Allah'ım,bize gelen bu ilimden sonra ,onların arzularına uymaktan sana sığınıyoruz.

A.K.